21 Mart 2014 Cuma

Susun, herkes sussun!

Tuhaf şeyler oluyor dostlar, tuhaf zamanlarda yaşıyoruz.

Her şey normalmiş gibi yaşamaya karar verdiğim her an, gözümü kapatıp açana kadar yeni bir şokla karşılaşıyorum. İşte öyle bir zaman.

Dünkü parkların birden kışlaya dönüştürüleceği tutuyor. "Ağaçları kesmeyin." deniyor, diyeni vuruyorlar. Meydanlarda yürüyorsunuz, "Durun!" diyorlar. Vurulana ağlanıyor, "Susun." diyorlar. Susulur, susulur tabii.. Susmak için bile bazı şartlar gerekir ama, o şartlar olsa kim neden bağırsın, susulur.

"Susun." diyorlar, susmanıza izin vermiyorlar. Başınızı çeviriyorsunuz, haksızlıklara gözlerinizi kapatmaya çalışıyorsunuz, hep bağırarak yaşanmaz biliyorsunuz; ama ne yana dönseniz o yandan vuruyorlar.

Bazı oğullar milyonlara lira diyor, siz haftada en az 45 saat karın tokluğuna çalışıyorsunuz. Ama susmanız gerekiyor.

Kazandığınız üç kuruşun da üçte birini devlete haraç veriyorsunuz; devlet diyorlar. Susmanız gerekiyor.

Tek rakamlı enflasyonlar çıkıyor nasıl oluyorsa, üç kuruşa çalışıyordunuz ya, ona da enflasyon oranında zam alıyorsunuz. Fakirleşiyorsunuz, ama susmanız gerekiyor.

"Para nedir ki.." diyorsunuz, herkeste biraz olsa neden yetmesin. Herkese biraz vermiyorlar, açlıktan insanlar ölüyor. Ama susun diyorlar, susmanız gerekiyor.

Fırsat eşitsizliği almış yürüyor, para hep en çok konuşuyor, etik nedir unutuluyor. Ama "money talks" diyorlar, susmanız gerekiyor.

Eğitim, bilim var diyorsunuz; bir bakıyorsunuz ilkokullarda dağıtılan kitaplar bile ahlaksızlık abidesi. Bir bakıyorsunuz 9 yaşındaki çocukların okuyacağı kitaplarda bakirelikten bahsediliyor. Çocuklar okullarda zehirleniyor, toplum yapısı diyorlar. Susmanız gerekiyor.

Dinler çirkinleşiyor,insanlar çirkinleşiyor. Mantığın yerini yobazlık alıyor. Kitapta yazanı evirip çevirip önünüze koyuyorlar. Din bizim diyorlar, tanrıyı da biz biliriz. Bilirler tabii.. Susmanız gerekiyor.

Çocuklar gelin oluyor, tecavüzcüler babalığı hak ediyor. Kadın bedenleri metalaştırılıyor. Kadınlık onurunuzu incitiyorlar. Ama "Kadın evinin süsüdür." diyorlar. Susmanız gerekiyor.

Dünkü dostlar düşman oluyor, insanlar kinle doluyor. Yüzde ellimiz diyorlar, susmanız gerekiyor.

Sanatı özlüyorsunuz, sinemaları yıkıyorlar. Tiyatroları sansürlüyorlar. Heykellere ucube diyorlar. Kalbinizi sertleştirmeye çalışıyorlar. Susmanız gerekiyor.

İstediğiniz sadece onurlu, insanca bir hayat sürmek olabilir. Çok az şeyle yetinmeye hazır olabilirsiniz. Kendi küçük dünyanıza çekilmek bile belki yeterli olabilir. Ama size o küçük dünyayı vermiyorlar. En mahreminize kadar giriyorlar. "Susun!" diyorlar, susmanız gerekiyor.

Susun! Herkes sussun! Susmanız gerekiyor.
Susmassanız önünüzü keserler, fişlerler, başınızdan vururlar, tecavüz ederler, yollu derler, gözaltına alırlar, işinizden olursunuz, belki açlıktan ölürsünüz, gavur olursunuz, öteki olarak kalırsınız, meydandaki marjinal olarak kalır adınız.
Haydi hep beraber susalım mı?






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

21 Mart 2014 Cuma

Susun, herkes sussun!

Tuhaf şeyler oluyor dostlar, tuhaf zamanlarda yaşıyoruz.

Her şey normalmiş gibi yaşamaya karar verdiğim her an, gözümü kapatıp açana kadar yeni bir şokla karşılaşıyorum. İşte öyle bir zaman.

Dünkü parkların birden kışlaya dönüştürüleceği tutuyor. "Ağaçları kesmeyin." deniyor, diyeni vuruyorlar. Meydanlarda yürüyorsunuz, "Durun!" diyorlar. Vurulana ağlanıyor, "Susun." diyorlar. Susulur, susulur tabii.. Susmak için bile bazı şartlar gerekir ama, o şartlar olsa kim neden bağırsın, susulur.

"Susun." diyorlar, susmanıza izin vermiyorlar. Başınızı çeviriyorsunuz, haksızlıklara gözlerinizi kapatmaya çalışıyorsunuz, hep bağırarak yaşanmaz biliyorsunuz; ama ne yana dönseniz o yandan vuruyorlar.

Bazı oğullar milyonlara lira diyor, siz haftada en az 45 saat karın tokluğuna çalışıyorsunuz. Ama susmanız gerekiyor.

Kazandığınız üç kuruşun da üçte birini devlete haraç veriyorsunuz; devlet diyorlar. Susmanız gerekiyor.

Tek rakamlı enflasyonlar çıkıyor nasıl oluyorsa, üç kuruşa çalışıyordunuz ya, ona da enflasyon oranında zam alıyorsunuz. Fakirleşiyorsunuz, ama susmanız gerekiyor.

"Para nedir ki.." diyorsunuz, herkeste biraz olsa neden yetmesin. Herkese biraz vermiyorlar, açlıktan insanlar ölüyor. Ama susun diyorlar, susmanız gerekiyor.

Fırsat eşitsizliği almış yürüyor, para hep en çok konuşuyor, etik nedir unutuluyor. Ama "money talks" diyorlar, susmanız gerekiyor.

Eğitim, bilim var diyorsunuz; bir bakıyorsunuz ilkokullarda dağıtılan kitaplar bile ahlaksızlık abidesi. Bir bakıyorsunuz 9 yaşındaki çocukların okuyacağı kitaplarda bakirelikten bahsediliyor. Çocuklar okullarda zehirleniyor, toplum yapısı diyorlar. Susmanız gerekiyor.

Dinler çirkinleşiyor,insanlar çirkinleşiyor. Mantığın yerini yobazlık alıyor. Kitapta yazanı evirip çevirip önünüze koyuyorlar. Din bizim diyorlar, tanrıyı da biz biliriz. Bilirler tabii.. Susmanız gerekiyor.

Çocuklar gelin oluyor, tecavüzcüler babalığı hak ediyor. Kadın bedenleri metalaştırılıyor. Kadınlık onurunuzu incitiyorlar. Ama "Kadın evinin süsüdür." diyorlar. Susmanız gerekiyor.

Dünkü dostlar düşman oluyor, insanlar kinle doluyor. Yüzde ellimiz diyorlar, susmanız gerekiyor.

Sanatı özlüyorsunuz, sinemaları yıkıyorlar. Tiyatroları sansürlüyorlar. Heykellere ucube diyorlar. Kalbinizi sertleştirmeye çalışıyorlar. Susmanız gerekiyor.

İstediğiniz sadece onurlu, insanca bir hayat sürmek olabilir. Çok az şeyle yetinmeye hazır olabilirsiniz. Kendi küçük dünyanıza çekilmek bile belki yeterli olabilir. Ama size o küçük dünyayı vermiyorlar. En mahreminize kadar giriyorlar. "Susun!" diyorlar, susmanız gerekiyor.

Susun! Herkes sussun! Susmanız gerekiyor.
Susmassanız önünüzü keserler, fişlerler, başınızdan vururlar, tecavüz ederler, yollu derler, gözaltına alırlar, işinizden olursunuz, belki açlıktan ölürsünüz, gavur olursunuz, öteki olarak kalırsınız, meydandaki marjinal olarak kalır adınız.
Haydi hep beraber susalım mı?






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder